Yıllarca araba tamirciliği yapan ve 2000 yılında emekli olan Hakan Akgün, birebir vakitte eski bir araba yarışçısı. Emekli olduktan sonra kendine yarış arabası yapmaya karar veren usta, tamamı kendi personelliği olan ve görenlerin Ferrari’ye benzettiği arabası 6 ay gece gündüz çalışarak yaptı.
MASRAF 150 BİN LİRA
Akgün, görenin bir daha baktığı ve cins atmak istediği arabaya 60 bin liralık gereç kullandı. Arabanın toplam masrafı personellik ve öbür masraflarla birlikte 150 bin lirayı buldu. Görenlerin hayran olduğu araba, 180 kilometre sürate ulaşabiliyor.
300 BİN TL’YE SATIŞA ÇIKARDI
Türkiye’de kendi arabasını yapanların ruhsat alamamasından ötürü arabası Akgün özel pistlerde kullanıyor. Meskeninin önündeki garajda sergilenen araba araç tutkunları tarafından uzun uzun inceleniyor. Hakan Akgün, 6 ayda yapıp 150 bin laraya mal olan arabasını 300 bin liraya satışa çıkarttı. Milyonluk arabalarla yarışacak kadar şık ve kaliteli olan arabası görenler sahibine “Satılık mı” diye soruyor.
“HERKES GÖZLERİNİ ALAMIYOR”
Bu arabası yapmanın çocukluk hayali olduğunu söz eden Hakan Akgün, “Tamircilik benim baba mesleğim. Kendim sanat okulu motor kısmı mezunuyum. 2000 yılında tamirciliği bıraktım, ben tıpkı vakitte emekli araba yarışçısıyım. Elimdeki yarış otomobillerini satınca elimde araç kalmadı. Sonra düşündüm, kendi aracımı kendim yapayım dedim. Bu arabası yapmak için 6 ay gece gündüz tek başıma çalıştım. Bu aracın tasarımı bana ilişkin, aracı gören herkes gözlerini alamıyor. Araba 200 kilometre sürate ulaşıyor. Bana maliyeti işçilikle birlikte 150 bin liraya buldu. Aracıma 300 bin lira fiyat biçtim, meraklısına satacağım. Yurt dışında beşerler kendi garajlarında kendi arabalarını yapıp, konseyden geçtikten sonra ruhsat alabiliyorlar, fakat Türkiye’de bu maalesef yok. Onun için bu aracı özel pistlerde kullanabiliyorum” dedi.
